Tam 28 yıl önce bugün, 2 Temmuz 1993’te Madımak Oteli’nde yaşanan katliamda 33 aydın ve 2 otel çalışanı yaşamını yitirdi. 2 Temmuz, bir katliam tarihi olarak hafızalara kazınmış durumda. O gün, Pir Sultan Abdal Şenliklerine katılmak için Sivas'a giden aydın ve sanatçılar kentte örgütlenen gerici bir güruhun planlı saldırısına uğradı.
Ülkenin en karanlık yılları olan 90’lı yıllarında gerçekleşen bu katliamdan iki gün önce kentte aydınları hedef alan bir bildiri dağıtılmıştı ve 2 Temmuz günü Cuma namazının ardından etkinliklerin yapıldığı kültür merkezinin önüne bir yürüyüş başladı."Sivas laiklere mezar olacak" atılan sloganlardan biriydi. Saldırgan grubun bir kısmı yeni dikilen "Halk Ozanları" heykelini yıktı. İçişleri Bakanlığı’nın hazırladığı rapora göre otelin önüne toplanan kişiler hiçbir şekilde dağıtılmamış, akşam saatlerinde 15 bin kişi toplanmış otel önündeki araçlar ateşe verilmiş ve otelin camları kırılmıştı. Ancak bu planlı gerici saldırıya halen bir müdahale olmamış, aydınların ve otel çalışanlarının korunması için herhangi bir önlem alınmamıştı. Gerici grubun “lan yakın” nidaları eşliğinde otel yakıldı ve 35 canımız otelde yanarak ya da boğularak hayatını kaybetti. Planlı saldırı karşısında devletin güvenlik güçleri hiçbir müdahalede bulunmadı.
Dönemin başbakanı Tansu Çiller; "Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir." Dedi. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel; "Olay münferittir. Ağır tahrik var. Bu tahrik sonucu halk galeyana gelmiş... Güvenlik kuvvetleri ellerinden geleni yapmışlardır…” dedi.
Katliamın ardından 35 kişi gözaltına alındı, sonrasında gözaltı sayısı 190’a kadar çıktı ancak 66 kişi serbest bırakıldı. Geri kalanlar Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde 1 yıl boyunca yargılandı. Dava sonucunda 22 sanık cezalandırıldı. Yargılananlardan 37’si ise beraat etti. 1997’de Yargıtay DGM kararını bozdu ve sanıklar yeniden yargılandı. 8 sanık, 1997’deki bozma kararı sonrasında firar ederek kayıplara karıştı. 1998’de onaylanan yeni kararda 33 sanık idam, 14 sanık ise 15 yıla kadar değişen hapis cezalarına çarptırıldı. Son olarak Sivas Davası 2014 yılında zaman aşımına uğradı ve tüm dava kapatıldı. Sanık avukatlarından birçoğu AKP’nin de içinde olduğu sağ partilerde milletvekili oldu ve bakanlığa kadar yükseldi.
Sivas Katliamı “insanlığa karşı işlenen suç” kategorisinde olmasına ragmen dava zamanaşımından düşürüldü, failler cezasız bırakıldı. Faillerin avukatları ödüllendirildi. Sivas Katliamı ülkenin siyasal iktidarları tarafından unutturulmaya, manipüle edilmeye çalışıldı. Ama biz geçmişle yüzleşmeye ve 35 canımızı anmaya devam edeceğiz. Her koşulda hoşgörüyü, özgürlüğü ve eşitliği savunan 33 aydınımızın mirasına sahip çıkmaya ve halkların her türlü düşünce ve inanışı için hoşgörüyü ve özgür ve eşit yurttaşlığı savunmaya devam edeceğiz. Bu nedenle Özgürlük için Hukukçular Derneği olarak;
ÖZGÜRLÜK İÇİN HUKUKÇULAR DERNEĞİ