Duyurular
VANIN ÇATAK İLÇESİNDE YAŞANAN ÇOCUK İSTİSMARINA İLİŞKİN STKLERLE ORTAK BASIN AÇIKLAMAMIZ, çocuk istismarı
19.01.2022

VANIN ÇATAK İLÇESİNDE YAŞANAN ÇOCUK İSTİSMARINA İLİŞKİN STKLERLE ORTAK BASIN AÇIKLAMAMIZ

BASINA VE KAMUOYUNA

Çocuk istismarı ve ihmali; bir yetişkin tarafından çocuğa yöneltilen, çocuğun gelişimini engelleyen ya da kısıtlayan eylem ve eylemsizliklerin tümüdür. Bu eylem ya da eylemsizliklerin sonucu olarak çocuğun fiziksel, ruhsal, cinsel ya da sosyal açıdan zarar görmesi, sağlık ya da güvenliğinin tehlikeye girmesi söz konusudur. Cinsel istismar; yarattığı utanç, suçluluk duygusu ve bıraktığı izler, bireysel ve toplumsal travmalara neden oluşu açısından acil önlenmesi gereken bir suçtur. Tarikatlar, cemaatler ve hükümet taraftarlarının hedef tahtasına konulan ve çocukların Cinsel Suiistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi olan Lanzarote Sözleşmesi, Türkiye tarafından imzalanıp, 10 Eylül 2011’de Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Cinsel istismar suçunu tanımlayan ve istismarı suç sayan ilk uluslararası anlaşma olan Lanzarote Sözleşmesi; ulusal ve uluslararası işbirliğini teşvik aracılığıyla çocuklara karşı cinsel şiddete yönelik kapsayıcı bir tepki sunmakta, taraf devletler için yasal standartlar tanımlamakta ve birçok yükümlülük getirmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 41. maddesinde “Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır” hükmüyle bir çerçeve çizilmiş, Türk Ceza Kanunu’nun 77. maddesinde de çocukların cinsel istismarı “İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar” kapsamında değerlendirilmiştir.

Ancak Türkiye her ne kadar çocuk haklarına dair uluslararası antlaşmaları imzalayan taraf devletler arasında olsa da ve yine Türk Ceza Kanunu’nda gerekli hükümleri bulundursa da AKP iktidarı antlaşma yükümlülüklerini ve gerekli tedbirleri uygulama noktasından çok uzak bir tutum sergilemiştir. Öyle ki, son yıllarda tırmanışa geçen ve pandemi sürecinde daha da artan çocuğa karşı cinsel şiddet ve suiistimaller, çocuk yaşta evlilikler, çocuklara karşı internet üzerinden işlenen suçlar, ülkemiz açısından karanlık bir tablo çizmektedir.

Kadına yönelik sistematik saldırılarla birlikte son süreçte çocuk istismarlarının da artması bölgeye yönelik özel savaş ve toplum kırım politikalarının genişletildiğini göstermektedir. Musa Orhan olayı gündemden düşmeden Van’da bir astsubay 16 yaşındaki çocuğa cinsel saldırıda bulunmuştur. Geçtiğimiz yakın süreçte Van’ın Başkale ilçesinde Y.K. 6 yaşındaki bir çocuğa istismar girişiminde bulunmasına rağmen serbest bırakılmıştır. Yine Van’ın Gürpınar ilçesinde F. D. 16 yaşındaki , Çatak ilçesinde ise R.O. 10 yaşındaki bir çocuğu istismar etmişlerdir. Son dönemlerde özellikle bölge kentlerimizde yaşanan ve faillerinin asker, polis veya korucuların olduğu taciz, tecavüz ve cinsel saldırı eylemlerine bir yenisi daha eklenmiştir. Çatak İlçesinde görev yapan bir korucu tarafından çocuğa yönelik cinsel istismar suçu işlenmiştir.   Söz konusu olay 3-4 ay önce yaşanmış olmasına rağmen mağdur çocuğun ailesi,  fiili işleyen ve cezasızlık zırhına sahip failler tarafından tehdit edilmiş ve şikayetçi olmalarına engel olunmuştur. Aile Van ilinden taşındıktan sonra şikayetçi olabilmiştir.

Kadını ve çocuğu koruyamayan devlet, cezasızlık politikaları ile olayın faillerine koruyucu zırh olmakta, failleri cesaretlendirmekte ve her geçen gün çocuğa ve kadına yönelik cinsel, fiziksel ve ruhsal saldırıların olmasına zemin hazırlamaktadır. Oysa bizler bir kere daha hatırlatmakta fayda görüyoruz: ÇOCUKLARA YÖNELİK CİNSEL İSTİSMARIN AFFI OLMAZ! Kadına ve çocuğa yönelik şiddet politiktir ve biz bunların faillerini tanıyoruz.

İstanbul Sözleşmesi’ni bir gecede fesheden iktidar, kadını ve çocuğu korumakta sınıfta kalmıştır. Sözleşme uygulanmadığı için kadına ve çocuğa yönelik şiddet her geçen gün daha da artmıştır.

Değerli basın mensupları ve kamuoyu, bilinmelidir ki bu şiddet ve saldırılar karşısında asla susmayacağız. İlimizde ve ülkemizde yaşanan hiçbir şiddet ve istismar olayına sessiz kalmayacağız.

Unutulmamalıdır ki istismar sadece cinsel istismardan ibaret değildir; bir çocuğa şiddet uygulamak istismardır, bir çocuğu haklarından mahrum etmek; eğitimden alıkoymak istismardır, bir çocuğu çalıştırmak suretiyle ekonomik çıkar elde etmek istismardır, bir çocuğu kültüründen ve anadilinden uzaklaştırmak istismardır. Çocukları tüm bu şiddet, ihmal ve istismara karşı koruyan uluslararası tüm sözleşmelerin etkin bir biçimde uygulanması için mücadele edeceğiz.  Çocukları bu kirli anlayışa asla terk etmeyeceğiz.

Şimdi ve bundan sonraki süreçte çocuğa karşı işlenecek her türlü ihmal, istismar suçuna ve hak ihlaline karşı tüm demokratik ve hukuki süreçlerin işletilmesi noktasında müdahil ve takipçi olacağımızı kamuoyuna duyururuz.

KESK Çocuk Hakları komisyonu

Van Barosu Çocuk Hakları komisyonu

Star Kadın Derneği

ÖHD Van Şubesi

İnsan Hakları Derneği Van Şubesi

TJA

HDP Kadın Meclisi

Mavigöl Kadın Derneği

Emek Partisi