22.11.2022
AYDIN İLİ İNCİRLİOVA İLÇESİ ARPADERE KÖYÜNDE 11.09.2022 TARİHİNDE KÜRT AİLEYE KARŞI YAPILAN IRKÇI SALDIRIYA İLİŞKİN HAK İHLALLERİ GÖZLEM VE TESPİT RAPORU
1- OLAY BİLGİSİ
Aydın’ın İncirliova ilçesine bağlı Arpadere köyünde emekli bir polisten (D.N) ev satın alan, Efeler ilçesinde oturan Iğdırlı Kürt aileye, 11 Eylül 2022 tarihinde !Köyde Kürt istemiyoruz.” denilerek köylülerin saldırıda bulunduğu ifade edilmektedir. Saldırıya uğrayan kişiler arasında 8 yaşında bir çocuğun da olduğu 7"si aynı aileye mensup olmak üzere 8 kişinin yaralandığı ifade edilmektedir. Yaklaşık 60 kişinin demir sopalar ve pompalı tüfekler ile yaklaşık 3 saat boyunca saldırdığı aileye, “Öldürdük bitmiyorsunuz, buradan cesediniz çıkacak.” denildiği ve kadınların tecavüzle tehdit edildiği belirtilmektedir. Tecavüzle tehdit edilen kadının aradığı KADES, şikayeti kolluk birimine yönlendirirken ilgili kolluk biriminin ise !Benim bölgem değil.” diyerek olay yerine intikal etmediği ifade edilmektedir.
Mağdur aile, "Tek hatamız bu köyde Kürt olarak ev almak. Saldırganlar bizlere, öldürüyoruz bitmiyorsunuz, bir de buraya geliyorsunuz. Siz artık geldiniz, çıkısınız yok buraya geldiyseniz cesediniz çıkacak.” şeklinde tehdit edildiklerini belirtmektedir. Saldırganların, H.Ç ile S.T"nin başına birden çok kez silah dayadığı, annenin (A.Ç) oğlunu korumak için silahın önüne geçtiğini, silahın ayağının hemen dibinde ateşlendiğini ifade edilmektedir. Aile üyelerinden H.Ç ve E.Ç’nin demir sopalarla ağır yaralandığı belirtilmektedir. S.T de tecavüzle tehdit edilip uğradığı fiziksel şiddet sonrası olaydan yaklaşık bir hafta önce ameliyat olduğunu ve ameliyat dikiş yerlerinde tahribat olduğunu belirtmektedir. S.T olay esnasında Kadın Destek Uygulaması’ndan (KADES) jandarmaya yönlendirildiğini, saldırı bölgesinden 5 kilometre uzaktaki İncirliova Jandarma Karakolu"nun ise !kendi bölgeleri olmadığı” gerekçesiyle yardıma gelmediği ifade edilmektedir.
2-HEYETİN AMACI
Aydın’ın İncirliova ilçesine bağlı Arapdere köyünden ev alan, Efeler ilçesinde oturan Iğdırlı Kürt ailenin, 11 Eylül 2022 tarihinde !Köyde Kürt istemiyoruz.” denilerek ırkçı saikle saldırısına maruz kalan kişilerin yaşadığı hak ihlallerinin tespiti ve görünür kılınması yoluyla, yetkililerin ve kamuoyunun dikkatini bu noktaya çekerek sorunlarının çözümüne katkı sağlamak amaçlanmıştır.
3-HEYETİN OLUŞUMU
Heyet, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği İzmir Şubesi, İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi, İnsan Hakları Derneği Aydın Şubesi, Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi üye ve yöneticilerinden oluşmaktadır.
4-İNCELEMENİN KAPSAMI
Raporun hazırlanmasında derneklere yapılan başvurular, mağdur yakınları ve mağdur ailenin avukatının aktarımları ve basında yer alan haberlerden yararlanılmıştır.
5-YAŞANAN HAK İHLALLERİ
Mağdurların, KADES uygulaması üzerinden ve direkt olarak jandarma ve ambulansı arayıp (Aramayı gösteren kayıtlar tarafımıza gösterilmiştir.) detaylı bilgi verilmesine rağmen olay yerine intikal edilmemiştir. İncirliova Jandarma Karakolu ile olay yeri yaklaşık 5-6 km olmasına rağmen saatler süren saldırıda kolluğun olay yerine hiç gitmediği anlaşılmaktadır. Mağdur aile, Aydın Atatürk Hastanesi'ne kendi imkanları ile gidip tedavi olup darp raporu almıştır. Mağdur beyanlarına göre jandarma görevlilerinin hastaneye gelip olayın büyümemesi için yüzeysel beyanlarını vermeleri yönünde baskı yapılmıştır. Avukattan yararlanma hakları hatırlatılmadan avukata ihtiyaç yok denilerek olay ile ilgili şikayetleri ve beyanları alınmıştır. Mağdur aile sonrasında bir avukat yardımından faydalanarak ek beyan vermeyi talep etmiştir. Ancak mağdurlardan yalnızca S.T."nin avukat eşliğinde beyanı alınmıştır. Diğer mağdurların ek şikayet ve beyanda bulunma, şüphelileri teşhis etme talepleri yerine getirilmemiştir.
Mağdurların vekili, Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı'na yolu kesen araç görüntüsü ve plakalarını, saldırganlardan 3 kişinin fotoğrafını paylaşıp işlem yapılmasını ve kişiler hakkında teşhis işlemi yapılmasını talep etmesine rağmen savcılığın henüz somut bir işlem yapmadığı görülmektedir.
6-HEYETİN YAPTIĞI GÖRÜŞMELER VE MAĞDUR BEYANLARI
Heyetimiz amacı doğrultusunda görüşmeler gerçekleştirmek için 17.09.2022 tarihinde Aydın ili Efeler ilçesinde yaşayan ve 11.09.2022 tarihinde saldırıya uğrayan mağdurlar ile görüşmeler gerçekleştirmiş olup yaşanan hak ihlallerine ilişkin bilgi almıştır.
Heyetin Saldırıya Uğrayan Aile ile Gerçekleştirdiği Görüşmelerde Yapılan Gözlem ve Tespitler
17.09.2022 tarihinde mağdur C.T heyetimize özetle şu beyanlarda bulunmuştur;
- Aydın’ın Efeler ilçesinde yaşadığını ve inşaat işlerinde çalıştığını ifade etmiştir. 11.09.2022 tarihinden yaklaşık iki hafta önce dekorasyon işi yapmış olduğu D.N isimli emekli polis memurundan müşterek tapuya sahip bir evi 45.000 TL ye satın aldığını aktarmıştır.
- 11.09.2022 tarihinde yaşanılacak olaydan habersiz bir şekilde eşi, 8 yaşındaki oğlu, eşinin ailesi ve D.N ile toplamda 8 kişi 2 araçta seyahat ederek Arpadere köyüne eve bakmak için gittiklerini söylemiştir. Satın almış olduğu evdeki kiracının evde olmadığını ve evin anahtarlarının üst katta bulunan kişide olduğunu, dışarıdan bakıldığında evin içinde eşyalar olduğunu gördüklerini, kiracının evde olmaması sebebiyle eve girmediklerini ifade etmiştir.
- Evin dışarısında bekledikleri esnada satın aldıkları eve yaklaşık 30-40 metre mesafede bulunan köy kahvehanesinden kendilerini kalabalık bir grubun çağırması ile kahvehaneye gittiklerini, kahvehanede kendilerine kim olduklarının ve nereli olduklarının sorulması üzerine Iğdırlı olduklarını burada ev satın aldıklarını, eski ev sahibi ile birlikte satın aldıkları evi görmek için geldiklerini söylediklerini aktarmıştır. Kahvehanede bulunan kişilerin D.N"ye evi neden Doğululara, Kürtlere sattığını; Arpadere"de Kürtlerin giremeyeceklerini ve bu ailenin de burada yaşayamayacaklarını, Kürtlerin gittikleri yerlere akrabalarını getirdiklerini ve köyden gitmelerini söylediklerini beyan etmiştir. D.N"nin evinde yaşayan kişinin de D.N"yi tehdit ettiğini bunun üzerine köyden ayrıldıklarını ifade etmiştir.
- Geldikleri araçlar ile köyden ayrıldıklarını, köyden ayrılırken buradaki kişilerin kendilerine buraya Kürtler giremez dediklerini, kullanmış olduğu araçta 8 yaşındaki oğlu, D.N, eşinin anne ve babasının olduğunu diğer araçta Eşi S.T, eşinin kardeşleri E.Ç ile H.Ç’nin olduğunu ifade etmiştir.
- Efeler ilçesine doğru seyir halindeyken eşinin içinde bulunduğu aracın takip mesafesinde kaybolduğunu, eşinin kardeşinin kendisini aradığını ve saldırıya uğradıklarını söylemesi üzerine Arpadere köyü istikametine doğru hareket ettiğini aktarmıştır.
- Arpadere köyü istikametine gittiklerinde yolda birçok aracın ve motorsikletin beklediğini, eşini ve kardeşlerini darp edilmiş olduklarını, E.Ç’nin aldığı darbeler nedeniyle vücudunun kanlar içinde ve baygın vaziyette olduğunu, eşi ve diğer kardeşi E.Ç’nin de darp edilmiş olduğunu, saldırının gerçekleştiği yerde yaklaşık 60 kişinin olduğunu, traktör ve iki kamyonun saldırıya uğrayan aracın önünü ve arkasını kapatmış olduğunu, araç ile yolda ilerleyemediklerini, saldırgan grup içerisindeki kişilerin kullandığı aracın plakasını tanıyıp araç içerisinde kendilerine saldırdıklarını, eşinin anne ile babasının ve D.N"nin araçtan indiğini, saldırgan grubun araçtan inen kişilere saldırmaya başladığını, kendisinin de bu esnada yerde hareketsiz yatan E.Ç’yi hastaneye götürmek üzere aracına almaya çalıştığı esnada saldırıya maruz kaldığını, E.Ç’yi aracına aldıktan sonra saldırgan grup tarafından araç geçişine izin verilmediğini aracına saldırı olduğunu, aracını saldırgan gruptan ve yolu trafiğe kapatan araçlardan kurtarmak için dağ ile su kanalı arasından geçmek zorunda kalarak olay yerinden kurtulabildiklerini, yolda kendilerini bekleyen başka grupların olduğunu gördüğünü, olay yerinden uzaklaştıktan sonra 156"yı arayarak jandarmadan yardım istediklerini, yaşadıkları saldırı hakkında bilgi verdiklerini, ailesinin can güvenliklerinin olmadığını, köylülerin kendilerini takip ettiğini, olay yerinin konumunu verdiklerini ifade etmiştir.
- Aydın Atatürk Hastanesi"ne geldikten sonra kendilerini tedavi eden hekimlere ve hastane polisine yaşadıklarını anlattıklarını, jandarmanın uzun bir süreden sonra hastaneye geldiğini, E.Ç’ye rapor aldıktan sonra karakola gelmelerini, şu aşamada bir işlem yapılamayacağının jandarmalar tarafından kendilerine söylendiğini ifade etmiştir. Karakola ifade vermek için giden E.Ç’ye jandarmalar tarafından Arpadere köyünün sıkıntılı olduğu, aldıkları evi satmaları gerektiğinin söylendiğini belirtmiştir.
- E.Ç’nin hastanede tedavi olduğu ve jandarmanın geldiği süreçte ailesinin de saldırıya uğradığını, onlardan haber alamadıklarını ve onları kurtarmaları için talepte bulunduklarını ifade etmiştir.
17.09.2022 tarihinde mağdur E.Ç heyetimize özetle şu beyanlarda bulunmuştur;
- 11.09.2022 tarihinde ablası S.T"nin eşi C.T"nin, Aydın ili İncirliova ilçesi Arpadere köyünden satın almış olduğu evi görmek için ablası, eniştesi, kardeşi, eski ev sahibi D.N"nin ve 8 yaşındaki yeğeni ile birlikte iki araç eşliğinde Arpadere köyüne gittiklerini aktarmıştır.
- C.T"nin 45.000 TL"ye çok uygun fiyatta olması sebebiyle fotoğraflar üzerinden görüp beğendiği evi görmeden satın aldığını, evin iki katlı ve müşterek tapuya sahip olduğunu, üst katta yaşayan ev sahibinin alt katta yaşayan ve D.N"nin kiracısı olan kişinin abisi olduğunu, eve gittiklerinde kiracının evde olmadığı, evin kapısının kilitli ve içeride eşya olduğu, kiracının evde olmaması sebebiyle eve girmek istemediklerini, D.N ile üst katta yaşayan kişi arasında sözlü tartışmaların başladığı ve D.N"yi tehdit ettiğini ifade etmiştir.
- Satın alınan evin yaklaşık 40-50 metre ilerisinde köy kahvehanesinin olduğunu, kahvehanedeki kişilerin kendilerini çağırması üzerine ailenin bir kısmının kahvehaneye gittiklerini, kahvehanede bulunan kişilerin kim ve nereli olduklarını sormaları üzerine Aydın’ın Efeler ilçesinde yaşadıklarını, memleketlerinin Iğdır olduğunu, eniştesi C.T"nin Arpadere köyünden ev satın alması sebebiyle köye geldiklerini kahvehanedekilere söylediğini aktarmıştır. Kahvehanedekilerin Doğuluların bu köyde işi olmayacağı, Kürtlerin bu köye giremeyeceği, burada yaşamalarına izin vermeyeceklerini söylediklerini, D.N"ye de neden evi Kürtlere sattığı şeklinde, Kürtlerin gittikleri yere akrabalarını da getirdiklerini söyleyerek kızdıklarını, D.N"nin kendi evim istediğime satarım demesi üzerine köyden gitmelerini bu köy size yaramaz aksi takdirde büyük problem olacağını söylediklerini aktarmıştır.
- Yaşanılan diyalog sonrasında geldikleri araçlar ile Efeler ilçesindeki ikametlerine yola çıktıklarını, anne, babası, eniştesi, yeğeni ve D.N"nin önce yola çıktıklarını, ablası ve kardeşi ile öndeki aracı takip ederek geriden geldiklerini, yolun virajlı ve kötü olması sebebiyle hız yapamadıklarını aktarmıştır. Yolda seyir halindeyken üzerinde Türk bayrağı olan bir kamyonun önlerini kestiğini, araçtan inmelerini istediklerini, araçtan indikten sonra kendilerinin Arpadere köyünden geldiklerini öğrenmeleri üzerine kendisine demir sopa ile kafası ve vücudunun diğer kısımlarına vurmaya başladığını ve kendisini darp eden kişileri teşhis edebileceğini, kardeşi H.Ç’nin kamyondan inen iki kişi tarafından darp edildiğini, bulundukları yerin yukarısından kadın ve gençlerin olduğu bu sırada içinde 3 kadın ve 2 erkeğin olduğu bir traktör ile muhtar azasının aracının geldiğini ve bu kişilerin de onları darp ettiğini, kadınlardan birinin köylülere haber verdiğini ve onların da gelip darp edeceklerini, bu cümleyi kullanan kadının; gömleğini parçaladığını, kalabalık bir grubun saldırının gerçekleştiği yere geldiğini ve onların da kendilerini demir sopa, kürek, taş vb. cisimler ile darp ettiğini, kendilerini darp eden kişilerin canlı yayın, video ve görüntülü arama yoluyla kendilerine uygulanan şiddeti kaydedip başkaları ile paylaştıklarını, saldırganların kendilerine ve Kürtlere yönelik hakaret ve sinkaf ettiklerini, araçlarına doğru gitmek istediklerini ancak saldırganların buna izin vermediğini, Arpadere–Aydın yolunun gidiş ve dönüş yönünün saldırganlar tarafından kapatılmış olduğunu, kafasına aldığı demir sopa darbesi nedeniyle bayıldığını ifade etmiştir.
- E.Ç ifadelerinin devamında baygınlık geçirmesi sebebiyle bilincini kaybettiğini, sonrasında yaralı halde babası ve eniştesini arayarak saldırının bilgisini vermiş olduğunu, eniştesinin kullanımında olan araca binerek olay yerinden uzaklaşmak ve hastaneye gitmek istediklerini ancak saldırgan grubun yolu araçlar ile kapatmış olması ve araca dışarıdan saldırıların devam etmesi nedeniyle eniştesinin aracı dağa çarparak su kanalı ve dağ arasında ilerleyerek olay yerinden kurtulabildiğini ve hastaneye gidebildiğini aktarmıştır. Hastaneye doğru seyir haldeyken jandarmayı aradığını ailesi ile birlikte yaşadıkları saldırıyı, saldırının gerçekleştiği yeri tarif ettiğini ailesinin diğer fertlerinin halen saldırıya maruz kaldıklarını ve can güvenliklerinin olmadığını görevlilere bildirdiğini, jandarma görevlisinin kendisine hastaneden rapor alması halinde karakola gelip ifade vermesini istediğini, ifadeden sonra işlem yapabileceklerini kendisine telefon ile söylediğini ifade etmiştir.
- E.Ç yüzüne ve başına almış olduğu darp nedeniyle yaralandığını, Aydın Atatürk Hastanesi"ne geldiğini, burada hastane polisi ve hekimlere ailesi ile uğradıkları saldırıyı anlattığını, ailesine yardım edilmesini istediğini, tedavisinin tamamlamasından sonra darp raporu aldığını sonra jandarma görevlilerin hastaneye geldiğini, jandarma görevlilerinin kendilerine !Arpadere"de ne işiniz var, neden ev aldınız, evi satın problem çözülür.” şeklinde söylemde bulunduklarını tarafımıza aktarmıştır.
- Mağdur E.Ç ile yapılan görüşmede saldırı sebebiyle vücudunda yaralanmanın olduğu, başından aldığı darbe sebebiyle ağrılarının olduğunu, ailesi ile kendisine saldıranlardan şikayetçi olduğunu, sorumluların tespit edilerek etkin soruşturma yapılmasını talep ettiğini ifade etmiştir.
17.09.2022 tarihinde mağdur S.T. heyetimize özetle şu beyanlarda bulunmuştur;
- Eşi C.T ve oğlu ile birlikte Aydın Efeler ilçesinde oturduğunu, eşinin daha önce dekorasyon işi sebebiyle tanışmış olduğu D.N isimli emekli polisten 45.000 TL karşılığında İncirliova ilçesine bağlı Arpadere köyünden ev satın aldıklarını, eşinin evi resimler aracılığıyla gördüğünü ve uygun fiyata olması sebebiyle evi görmeden satın aldığını, 11.09.2022 tarihinde satın aldıkları evi görmek için eşi, oğlu, iki kardeşi, annesi, babası ve D.N ile birlikte Arpadere köyüne gittiklerini, evin müşterek tapuya sahip bir yapı olduğunu, satın aldıkları evin kiracısının evde olmaması sebebiyle evi göremediklerini, ancak üst katta oturan kişinin kiracının abisi olduğunu öğrendiğini, üst kattaki kişinin D.N ile tartıştığını, tehdit ve hakaret ettiğini, D.N"ye dönük elini silah şeklinde başına doğrulttuğunu, satın alınan evin 40-50 metre uzağında bulunan köy kahvehanesinden onları çağırdıklarını, kardeşinin, eşinin ve eski ev sahibi D.N"nin kahvehaneye gittiğini, burada bulunan kişilerin kardeşi ve D.N"yi tehdit ettiğini, Kürtlerin buraya girmeyeceği şeklinde söylemleri duyduğunu, kahvehanede bulunanların kardeşi ve eşine defolun burdan şeklinde köyden kovduklarını, bunun üzerine geldikleri araçlar ile Efeler ilçesinde bulunan ikametlerine doğru yola çıktıklarını, kardeşleri E.Ç ve H.Ç ile aynı araçta bulunduğunu, diğer kişilerinin eşinin kullanmış olduğu araçta olduğunu, dağ köyü olması sebebiyle yolun virajlı ve tehlikeli olması sebebiyle fazla hız yapamadıklarını, yolda seyir halindeyken üzerinde Türk bayrağı figürü bulunan bir kamyonun araç ile önlerini kestiğini, E.Ç’nin araçtan inmesini istediğini, yolun tümüyle kapalı olaması sebebiyle ilerleyemediklerini, E.Ç’nin araçtan indikten sonra kendilerine kim olduklarını nereden geldiklerini sorduklarını, Arpadere köyünden mi geliyorsunuz sorusuna kardeşi E.Ç’nin evet demesi üzerine 5-6 kişiden oluşan bu grubun E.Ç ve H.Ç’ye demir sopalar ile saldırdıklarını, kendisinin 08.08.2022 tarihinde karnından ameliyat olması sebebiyle dik ve düz bir şekilde duramıyor olduğunu, bu nedenle araçtan çıkmakta zorlandığını, araçtan çıktığı esnada bulundukları yerin yukarısından kadın ve çocukların kendilerine taş attığını gördüğünü, Arpadere köyü tarafından traktör ve başkaca araçların geldiğini, araçların yolu gidiş ve dönüş yönüne doğru trafiğe kapattıklarını, gelen(kadın-erkek) herkesin kendisine ve kardeşlerine vurduğunu, kendilerine saldıranları durdurmaya çalıştıklarını neden saldırıyorsunuz diye sorduğunda “Şerefsiz, piç Kürtler” dediklerini, hem kendilerine hem de Kürtlere yönelik sinkaflı sözler söylediklerini !Arpadere"ye Kürt giremez, burada yaşatmayacağız, sizi öldüreceğiz.” şeklinde söylemde bulunduklarını ifade etmiştir.
- Saldırı esnasında E.Ç’nin demir sopa ile darp edilmesi sebebiyle kafa ve yüz bölgesinden kan akmaya başladığını, E.Ç’nin bayıldığını, H.Ç’nin de yaralı bir şekilde halen darp edildiğini, kendisininde darp edildiği ve ameliyat olduğu bölgeden aldığı darbeler ile dikişlerinin kanadığını, bu esnada babası ve eşinin olduğu aracın yanlarına geldiğini, babasının E.Ç’yi C.T"nin aracına bindirerek hastaneye götürmeye çalıştıklarını, ancak yolun araçlar ile trafiğe kapatılmış olması ve saldırgan grubunun C.T ile E.Ç’nin bulunduğu gruba saldırması sebebiyle eşinin aracının dağ tarafına çarparak saldırganlardan kurtulduğunu ve hastaneye doğru yola çıktığını belirtmiştir. Kendilerinin de babası, annesi ve D.N"nin yardımı ile araca bindiklerini olay yerinden uzaklaşmaya çalıştıklarını, ancak araçların ve saldırganların yolu tümüyle kapatmış olduklarını bu sebeple kaçamadıklarını, babasının dağ yolunda bulunan bir yola girerek ilk saldırının olduğu yerden uzaklaştıklarını, kendilerini saldırgan grubun takip ettiğini, yolda birçok kez KADES uygulamasını aradığını, yapılan görüşmelerde yaşadıklarını anlattığını, halen saldırganlar tarafından takip edildiklerini can güvenliklerinin olmadığını aktardığını, kendisi ile görüşen görevlilerin bulundukları yerin Tire ilçesine bağlı bölgesine ait olduğunu ve kendi görev alanları olmadığını, başka birimler ile görüşmelerini söylediklerini ve aramayı bu şekilde sonlandırdıklarını aktarmıştır.
- Yolda ilerlerken dağ yolunun bittiğini ve arkalarında birçok motosiklet, araç, traktör ve kamyonun olduğunu, yolun bitmesi ile saldırgan grubun kendilerini ablukaya alarak araçtan zorla indirdiklerini ve kendilerine ikinci kez saldırdıklarını aktarmıştır. Saldırı esnasında babasının ormanlık alana doğru kaçmaya çalıştığını, saldırgan grup içerisinden babasına doğru ateş edildiğini, babasının peşinden 4-5 kişinin gittiğini ancak babasını bulamadıklarını ifade etmiştir. Saldırganların D.N isimli emekli polise saldırmaya çalıştığını ancak D.N"nin polis kartını göstermesi üzerine saldırganların ona karşı bir eylemi olmadığını, kendisine, annesine ve kardeşi H.Ç’ye vurmaya devam ettiklerini, saldırgan grup içerisindeki kişilerin H.Ç, S.T ve annesine silah yönelttiğini, H.Ç’ye doğru yöneltilen silaha annesinin müdahalesi ile silahın H.Ç’ye doğru ateş almayarak yere doğru ateş aldığını aldığını, kendisinin de silahın kabzası ile darp edildiğini aktarmıştır.
- Saldırganların kendisine ve annesine küfürler ettiğini ve tecavüz tehdidine maruz bırakıldığını ifade etmiştir.
- Saldırganların video, görüntülü arama ile saldırıyı kaydettiğini ve başkalarına izlettiğini ifade etmiştir.
- Saldırganların kendilerini yaklaşık 3 saat boyunca darp ettiğini, H.Ç’nin yerde hareketsiz durması ile H.Ç’nin öldüğünü düşündüklerini, kendi aralarında “Öldü bu.” dediklerini, bunun üzerine saldırganların olay yerinden kaçtıklarını ve bu şekilde saldırının sona erdiğini tarafımıza aktarmıştır.
- Görüşme esnasında 11.09.2022 tarihli saldırı sebebiyle mağdur S.T"nin vücudunda birçok ekimoz ve yaralanmaların görüldüğü, tek başına kalmaktan korktuğunu, yaşadığı travmanın halen etkisinde olduğunu, kendisini ve ailesini darp eden şahısları teşhis edebileceğini ve bu kişilerden şikayetçi olduğunu aktarmıştır.
7-SONUÇ VE ÖNERİLER:
- Mağdur vekili tarafından yapılan suç duyurusunda kamu görevlilerinin görevlerini ihmal ettiği, olay sırasında yapılan şikayet ve ihbarlara rağmen kolluk güçlerinin olay yerine geç gittikleri ve mağdurların ifade alma aşamalarının sağlıklı yürütülmediği iddia edilmekte olup bu iddiaların soruşturma makamı tarafından araştırılması gerekmektedir.
- Soruşturmanın tümünün bizzat savcılık tarafından yürütülmesi önem arz etmektedir.
- Soruşturmayı yürütecek kişi ve makamın tarafsız kişilerden oluşması gerekmektedir. Bu anlamda Cumhuriyet Savcılığı’nın soruşturmayı tarafsızlıkla ve her türlü siyasal, sosyal, dinsel, ırksal, kültürel, cinsel veya başka herhangi bir ayrımcılıktan kaçınarak yürütmeleri zorunludur. Bu yükümlülük, devletin bir yükümlülüğü olarak da kabul görmüş ve sözleşmeler ile güvence altına alınmıştır.
- Bu hususlar göz önüne alındığında CMK m. 160 ve devamı maddelerinde de düzenlenen ve AİHS 13. madde kapsamında da değerlendirilmesi gereken adil, tarafsız ve etkin bir soruşturmanın Cumhuriyet Savcılığı tarafından yerine getirilmesi gerektiği açıktır. Re"sen soruşturma ilkesi uyarınca ihbar ya da başka bir yolla suçtan haberdar olan savcının derhal harekete geçerek etkili ve kapsamlı bir soruşturma yürütmesi gerekmektedir.
- Bu nedenle; Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160 ve devamı maddeleri uyarınca adli soruşturma başlatmak ve yürütmekle görevli olan savcılık tarafından mağdur vekili tarafından, dosyada şüpheli oldukları iddia edilen kişilerin fotoğraflarının incelenerek kimlik bilgilerinin tespit edilmesi ve mağdurlar tarafından teşhis edilmesi imkanının sağlanması,
- Suç ihbarına rağmen olay yerine gitmeyen ve geç intikal eden kolluk görevlilerinin tespit edilmesi,
- Mağdur ailenin korunması için gerekli tedbirlerin alınması,
- İvedilikle etkin soruşturma yapılarak olaya ilişkin tüm delillerin savcılık marifetiyle toplanmasını,
- Olay yerinde keşif yapılmasını,
- Yapılan tüm bu işlemler ve sonuçları hakkında mağdurlara ve vekiline bilgi verilmesi gereklidir.
ÖZGÜRLÜK İÇİN HUKUKÇULAR DERNEĞİ İZMİR ŞUBESİ
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ İZMİR ŞUBESİ
ÇAĞDAŞ HUKUKÇULAR DERNEĞİ İZMİR ŞUBESİ
