Duyurular
ELAZIĞ YÜKSEK GÜVENLİKLİ 1 NOLU  KAPALI CEZA İNFAZ KURUMU HAK İHLALLERİ RAPORU, ELAZIĞ YÜKSEK GÜVENLİKLİ 1 NOLU  KAPALI CEZA İNFAZ KURUMU HAK İHLALLERİ RAPORU
16.08.2023

ELAZIĞ YÜKSEK GÜVENLİKLİ 1 NOLU KAPALI CEZA İNFAZ KURUMU HAK İHLALLERİ RAPORU

 

 

GİRİŞ

 

Diyarbakır Barosu ve ÖHD Diyarbakır Şubesi üyesi avukatlar tarafından Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na kamuoyuna yansıyan fiziki saldırı ve ölümcül nitelikli yaralanmalara ilişkin ziyaret gerçekleştirilmiştir.  9 Ağustos 2023 tarihinde yapılan ziyarette, 5 tutuklu/hükümlü ile görüşülmüştür.

 

Tutuklu/hükümlüler ile ceza infaz kurumunda yaşanan fiziki saldırı olayına ilişkin görüşme yapılmıştır.

 

AMAÇ          

 

Kamuoyuna yansıyan haber içerikleri üzerinden şiddet vakıasına dair gerekli tespitlerin yapılması, raporlaştırılması, oluşan raporlar neticesinde gerekli hukuki desteğin sağlanması amaçlanmıştır.

 

TESPİTLER

 

Tutuklu/hükümlülerin 6 Ağustos 2023 tarihinden öncesinde E blok sağ koridorunda arama yapıldığı ancak fail olduğu belirtilen şahısların odasında arama yapılmadığı belirtilmiştir.

 

Fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlü tarafından bir hafta öncesinde odalara seslenip hangi suç tipinden kimin yer aldığını öğrenmeye çalıştığı ifade edilmiştir.  

 

7 Ağustos 2023 tarihli Olay

 

Fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlü 6 Ağustos 2023 tarihinde gece saatlerinde kalp rahatsızlığı yaşaması üzerine, hastaneye sevk işlemi gerçekleştirildiği, tedaviden sonra cezaevine getirildiği, 7 Ağustos 2023, gece saat 03:00 sıralarında cezaevine odasına yerleştirilmek üzere getirilirken kendisine eşlik eden infaz koruma memurunu etkisiz hale getirildiği ve bulunduğu odaya kilitleyip üzerindeki tişörtü yırtacak şekilde zor kullanarak personelin üzerindeki kapıları açmaya yarayan demirkolu aldığı ve diğer odalara yöneldiğinin görüldüğü belirtilmiştir.

 

Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, E-Sağ Koridorda E-16-17-18-19-20-21-22-23 odalar bulunmaktadır.

 

Fail olduğu belirtilen iki tutuklu/hükümlünün odanın kapısını açtığı ve E-sağ koridorda ilerlediği ve bağırarak 'ben derin devletim, yukardan izin aldım ben' dediği, bu esnada koridor kapılarının ve oda kapılarının kilitli olmamasından kaynaklı olarak demir kol ile rahatlıkla açılması sebebiyle diğer tutuklu/hükümlülerin oda kapılarının rahatlıkla açıldığı belirtilmiştir.   

 

Odaların sırası ile açılıp tutuklu/hükümlülere hakaret, tehdit ve fiziki saldırıda bulunulduğu, kapıları açmaya yarayan demir kol ve kesici aletlerle mağdur tutuklu/hükümlülere saldırdığı aktarılmıştır.

 

Ziyareti gerçekleştiren heyet üyelerimize, saldırıya uğradığı belirtilen H.A, M.Y., Ş.Y , M.Ö ve soyismi öğrenilemeyen C.  İsimli tutuklu/hükümlünün bilgileri alınmış ve gerek mağdur gerekse tanık tutuklu/hükümlülerle görüşme yapılmıştır.

 

Mağdur tutuklu/hükümlü H.A' nın kilitli olmayan odasının kapısını demir kol ile açan fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlüler(iki kişi) H.A yı rehin aldıktan sonra  ' yavaş yavaş yapacağız' 'en az yedi saat boyunca burada kalacağız ve Haber Türk'ü aç bu olay haberlere çıkana kadar buradayız' dediği ve mağdur tutuklu/hükümlünün darp edilip yaralandığı tarafımıza aktarılmıştır.

 

Mağdur tutuklu/hükümlü Ş.Y 'nin odasına girildiği, kasık bölgesinden yaralanacak şekilde fiziki şiddette bulunulduğunu belirtilmiştir.

 

Ş.Y. rehin aldıktan sonra, mağdur M.Y'nin kilitli olmayan kapısının fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlülerce demir kol ile açıldığı ifade edilmiştir. Fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlülerce, Mağdur tutuklu/hükümlü M.Y 'ye “çık dışarı” diye bağırdıktan sonra odanın iç kısmına girildiği, demir kol ile mağdurun kafasının hedef alındığı, mağdur tarafından elleriyle kafasını korumaya çalıştığı sırada saldırının devam ettiği,  mağdurun sağ eli, kesici aletle sol karın üst bölgesinden derin bir şekilde yaraladığı , sol kol ve belinin sağ kısmının kemer hizasının kesici ve delici aletle yaralandığı tarafımıza aktarılmıştır.

 

Mağdur M.Ö 'nün kilitli olmayan kapısı demir kol ile açılmış, rehin alındığı ve M.Ö'nün baş bölgesinden yaralandığı tarafımıza ifade edilmiştir.

 

Mağdurlarla ziyarette yer alan heyet üyelerimizce yapılan görüşmede, saat gece 3.00'te başlayan saldırının bir saate yakın sürdüğü, bu zaman dilimi içerisinde personellerin ve askerlerin olayı önlemeye yönelik hiçbir müdahalede bulunmadığı tarafımıza  belirtilmiştir.

 

Heyet üyelerince E blok Sağ Koridorda bulunan görgü tanığı olan tutuklu/hükümlülerle görüşme yapılmıştır. Görüşme sırasında, tutuklu/hükümlülerce fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlülerin ‘Ben Öldür Demeden Öldürme’, ‘Kan Kaybediyor, ölür şimdi’, ‘O devlet görünen devlet. Ben Derin devleti temsil ediyorum’, ‘İnsanlar devlete ihanet ederler sadece hapis cezası mı  olur bunun cezası?’, ‘Sen Ömer Halisdemir'e kaç kurşun sıktın?’, Emniyetten sorumlu baş memurun sesi olduğunu düşündüğüm ses saldıran tutuklu/hükümlülere ' Size namusum ve şerefim üzerine yemin ediyorum teminat veriyorum, size herhangi bir şey olmayacak' , ‘Biz devlete isyan etmiyoruz. Biz Ömer Halisdemir'in intikamını almak için buradayız.’,  ‘Kahrolsun PKK Yaşasın Türkiye Cumhuriye devleti’ şeklinde sözlerin sarf edildiği ifade edilmiştir.

 

Heyet üyelerince mağdur tutuklu/hükümlü H.A,  Ş.Y , M..Ö isimli tutuklu/hükümlülerle görüşmek istenmesine karşın, hastanede tedavilerine devam edilmesinden kaynaklı görüşme yapılamamıştır.

 

Hükümlülerin Hak Ve Özgürlüklerini Koruyucu Önlemlerin Alınması Zorunluluğu

 

Hapishanelerde güvenlik ve düzen sağlamak esastır. İnsan hakları açısından, güvenlik ve emniyet, devletin özgürlüğünden mahrum edilmiş kişilerin korunması sorumluluğunun ayrılmaz bir parçasını teşkil etmektedir.

 

Hapishane içinde önemli bir güvenlik konusu, tutuklu/hükümlü arasındaki şiddeti önlemek gereğidir. Bunun, tutuklu/hükümlülere karşı gösterilen münferit şiddet eylemlerinden başlayarak en savunmasız tutuklu/hükümlülere karşı gösterilen düzenli şiddete, gayriresmi çete veya liderliklerin uyguladığı şiddet sistemlerine kadar çeşitli boyutları olabilmektedir.

 

Hükümlü ve tutukluların yaşam hakkı ile beden ve ruh bütünlüğünün korunması, cezaevlerinde öncelikle güvence altına alınması gereken bir husustur.  Cezaevlerinde kişilerin yaşam hakkı ile ruh ve beden bütünlüğünün korunması cezaevi idaresinin temel yükümlülüğüdür. Bu kapsamda 5275 sayılı Kanun’un 6. maddesinde belirlenen bu ilke uyarınca ceza infaz kurumlarında hükümlülerin yaşam hakları ile beden ve ruh bütünlüklerini korumak üzere her türlü koruyucu tedbirin alınması zorunludur.

 

Anayasa ve yasalar ile uluslararası sözleşme ve belgelerde belirlenen esaslar çerçevesinde etkin, ıslah edici ve onarıcı bir infaz sürecinin yaşanması noktasında ana sorumluluk merkezi cezaevi idaresi ve personelindedir.

 

Kurum içerisinde hükümlünün yaşam hakkı ile beden ve ruh bütünlüğünü tehdit eden fiziksel koşullara karşı veya diğer mahkûmların bu yöndeki tehditlerine ya da cezaevi personelinin bu yöndeki fiili uygulamalarına karşı gerekli tedbirlerin alınması gerekir. Tutuklu ve hükümlüler ceza infaz kurumu yönetiminin sorumluluk ve kontrolüne tabidir. Özgürlüklerinden yoksun olan bu kişilerin şiddet içerir eylemlere maruz kaldıklarını iddia etmeleri durumunda vücutlarında bir yaralanma tespit edilmişse söz konusu yaralanmanın nasıl oluştuğu konusunda makul bir açıklama getirme yükümlülüğü devlete aittir.

 

Mevzuat

 

1- 5275 sayılı yasanın 6/1-a) “Hükümlüler ceza infaz kurumlarında güvenli bir biçimde ve kaçmalarını önleyecek tedbirler alınarak düzen, güvenlik ve disiplin çerçevesinde tutulurlar.”

 

2- 5275 Sayılı yasanın 23. Maddesi gereğince, Hükümlülerin gözlem ve sınıflandırılması başlığı kapsamında, “a) Hükümlülerin kişisel özellikleri, bedensel, aklî ve sağlık durumları, suç işlemeden önceki yaşamları, sosyal çevre ve ilişkileri, sanat ve meslek faaliyetleri, ahlâkî eğilimleri, suça bakış açıları, hükümlülük süreleri ve suç türleri belirlenerek, durumlarına uygun infaz kurumlarına ayrılmaları ve bunlara göre saptanacak infaz ve iyileştirme rejimi; gözlem, inceleme ve değerlendirme yöntemiyle çalışan gözlem ve sınıflandırma merkezlerinde veya kapalı ceza infaz kurumlarının bu hizmete ayrılan bölümlerinde yapılır. Hükümlüler, işledikleri suç tiplerine, gösterdikleri eğilimlere, tutum ve davranışları nedeniyle sıkı gözetim ve denetim altında bulundurulmaları gerekip gerekmediğine göre yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlar.”

 

3- 5275 Sayılı yasanın 24. Maddesi Hükümlülerin gruplandırılması başlığı kapsamında, 

“(1) Hükümlüler; 

a) İlk defa suç işleyenler, mükerrirler, itiyadî suçlular veya suç işlemeyi meslek edinenler,

c) Tehlike hâli taşıyanlar,

..

e) Suç örgütlerine veya çıkar amaçlı suç örgütlerine mensup olan suçlular, gibi gruplara ayrılırlar.”

 

4- 1982 Anayasası 17/1. madde kapsamında, “Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.”

5- Avrupa Cezaevi Kuralları(Bakanlar Komitesi’nin Avrupa Cezaevi Kurallarına Dair Üye Devletlere Rec(2006)2-rev Sayılı Tavsiye Kararı)

- Kural: “17.2 Cezaevlerine yerleştirmede devam eden adli süreç, emniyet ve güvenlik gerekleri ile tüm mahpuslar için uygun rejimlerin sağlanması gibi hususlar da dikkate alınmalıdır.”

- Kural 18.10: “Bütün mahpusların kaldıkları yerlerde, kaçma ve kendilerine veya başkalarına zarar verme tehlikesinekarşı asgarî sınırlayıcı güvenlik düzenlemeleri yapılmalıdır.”

- Kural 52.1: “Mahpuslar, kuruma kabullerinden sonra mümkün olan en kısa sürede, diğer mahpusların, cezaevi personelinin veya cezaevinde çalışan diğer kişilerin emniyeti için risk taşıyıp taşımadıkları veya kendilerine zarar verme riskleri bulunup bulunmadığı yönünden değerlendirmeye tâbi tutulmalıdırlar.”

SONUÇ ve ÖNERİLER:

1- Adlî bir makam tarafından tutuklanan ya da mahkûmiyetleri sonucu özgürlüğünden yoksun bırakılan kişilerin tutuldukları cezaevinde şiddet içerir eylemlere maruz bırakılması hususunda gerekli önleyici tedbirlerin alınması,

2- 5275 sayılı yasanın 23. Maddesi kapsamında, gözlem ve sınıflandırmanın, 24. Madde kapsamında gruplandırmanın tutuklu/hükümlülerin tehlikelilik hali gözetilerek yapılması,

3-Fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlüler hakkında, mağdurların maddi ve maevi varlıklarına yönelik şiddet içerir fiziki ve sözlü saldırılarına karşı etkin bir ceza soruşturmasının yürütülmesi, kanuni tanımına uygun suç isnatları üzerinden yargılanmaları sağlanması,

4- Fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlünün hastaneden cezaevine sevki sonrasında odasına yerleştirilmesi sırasında gerekli güvenlik önlemlerinin alınmaması, fail olduğu belirtilen tutuklu/hükümlülerin saldırıları sırasında ivedi bir şekilde gerekli müdahalede bulunulmaması hususunun araştırılarak, güvenlik önlemlerinin alınmaması ve gerekli ivedi müdahalede bulunulmadığının tespiti halinde sorumlulular hakkında idari ve adli soruşturmanın yürütülmesi gerekir.  

 

Diyarbakır Barosu

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Diyarbakır Şubesi