14.06.2023
09.06.2023 tarihinde Derneğimiz üyesi Av. Gülhan Kaya, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında İzmir ilinde gözaltına alınmış, akabinde İstanbul İl Jandarma Komutanlığı’ na getirilerek burada tutulmuştur. Yine üyemiz Av. Taylan Savran 10.06.2023 tarihinde İstanbul ilinde gözaltına alınmıştır.
Kısıtlılık kararı bulunan dosyada meslektaşlarımıza isnat edilen suçlamalara dair bilgi alınamamış, sorgu ve ifade süreçlerinde edinilebilen kısmi bilgi dışında iddialar öğrenilememiştir.
Yine hiçbir gerekçe belirtilmeksizin salt yasa maddesine atıfta bulunmak suretiyle 24 saat süreyle avukat görüş kısıtlaması getirilmiştir. Bu durum, keyfi ve hukuksuz yargı pratiğinin meslektaşlarımızın adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini bize göstermiştir.
Neticede. 12.06.2023 tarihinde üyemiz Av. Gülhan Kaya hakkında tamamen hukuksuz bir şekilde tutuklama kararı verilmiş, yine üyemiz Av. Taylan Savran ise ifade işlemlerinden sonra serbest bırakılmıştır.
İfade ve sorgu işlemlerinden öğrenilebildiği kadarıyla meslektaşlarımızın gözaltına alınması ve tutuklanması kararları; tamamen mesleki faaliyetlerine, avukatlıklarını yürüttükleri müvekkilleri ile yaptıkları görüşmelerine ve ifade özgürlüğü kapsamında katıldıkları basın açıklamalarına dayandırılmaktadır. Yine tutuklanan üyemiz Av. Gülhan Kaya’ ya isnat edilen suçlamalarda ileri sürülen delillerin daha önce yargılandığı dosyada da mevcut olduğu ve yargılamanın mükerrerliği iddiası da soruşturma makamı tarafından dikkate alınmamıştır.
Çağırılmaları halinde ifade vermeye gidebilecek, her gün Adliyelerde ve Emniyet Müdürlüklerinde mesleki faaliyetlerine devam eden arkadaşlarımızın hukukiliği bulunmayan iddialarla gözaltına alınması, ardından bir meslektaşımızın tutuklanmasıyla birlikte kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı telafisi imkânsız zararlar doğuracak şekilde ihlal edilmiştir.
Hatırlanacağı gibi, 25 Nisan 2023 tarihinde de aralarında Derneğimiz genel merkez ve şube yöneticileri ile üyelerimizin bulunduğu 25 avukat hakkında gözaltı işlemi yapılmış, dört meslektaşımız hakkında tutuklanmasına karar verilmişti. Daha sonra yapılan tutukluluk halinin incelenmesi ile serbest bırakılan meslektaşlarımız hakkında, soruşturma savcısının itirazı ile yakalama kararı çıkarılmış, neticede Ağır Ceza Mahkemesi’ nin yakalama kararına yapılan itirazı kabul etmesiyle meslektaşlarımız serbest bırakılmıştır.
Yargının temel kurucu unsurlarından olan savunma makamı ve hak savunuculuğu yapan birçok hukukçu, hukuku egemenlerin sopası olmaktan çıkartıp halkların temel mücadele aracı haline getirmek istediği için, demokrasi ve adalet mücadelesi verdiği için, ezilen ve sömürülen halkların, baskı gören muhalif kurum ve sivil toplum örgütlerinin, insan hakları savunucularının, gazetecilerin, öğrencilerin, kadınların, çocukların, LGBT’lilerin avukatlığını yaptığı ve her koşulda hak arayışını sürdürdüğü için, özgürlükçü hukuk bakış açısı ile taraflı, bağımlı, cinsiyetçi ve tekçi hukuk sistemini değiştirme mücadelesi verdiği için dönem dönem siyasal iktidarın saldırgan ve ötekileştirici dilinin ve tutumunun da etkisi ile yargı tehdidine ve tacizine maruz kalmaktadır.
Yargının bu denli siyasallaştığı, toplumun adalet duygusunun yargı ve yürütme eliyle yok edildiği bu dönemde; siyasal iktidarın ve siyasal iktidar aracılığıyla yargı mekanizmasının avukatlık mesleğine ve savunmaya yönelik bu saldırılarının hedefi; toplumu avukatsız bırakma ve bu şekilde de ihlal politikalarını derinleştirme çabasıdır.
Avukatların, hiçbir suç unsuru içermeyen meşru faaliyetlerini yürütürken, ulusal ve uluslararası hukuka aykırı olarak, sadece kamu otoritelerinin ve bağlantılı üçüncü kişi/kurumların karar ve eylemlerini eleştirmeleri nedeniyle kriminalize edilmeleri, hedef gösterilmeleri, idari veya yargısal baskılarla karşılaşmaları, gözaltına alınarak, tutuklanarak veya mahkûm edilerek yargı tehdidine maruz bırakılmaları kabul edilemez.
Bizler Özgürlük İçin Hukukçular Derneği olarak; Üyemiz Av. Gülhan Kaya’nın derhal serbest bırakılması çağrımızı yineliyor, avukatlara yönelik özellikle de kitlesel davalarda keyfi ve hukuk dışı bir şekilde, yasadışı örgütü üyeliği gibi belirsiz, muğlak ve öngörülemez bir şekilde suç isnatlarında bulunulma pratiğine karşı tüm hukuk kurumlarını, baroları ve Türkiye Barolar Birliği’ ni dayanışma ve mücadeleye davet ediyoruz.
ÖZGÜRLÜK İÇİN HUKUKÇULAR DERNEĞİ GENEL MERKEZİ
